(ENSİA) YÖNETİM KURULU BAŞKANI HÜSEYİN VATANSEVER

ENERJİ SANAYİCİLERİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ (ENSİA) YÖNETİM KURULU BAŞKANI HÜSEYİN VATANSEVER:

“BAŞKANLARININ AJANDALARINDA MUTLAKA ENERJİ KOOPERATİFLERİ OLMALI”

“YERELDE KALKINMANIN EN ÖNEMLİ ARAÇLARINDAN BİRİ ENERJİ KOOPERATİFLERİDİR.”

“DÖRT YILLIK SEÇİMSİZ DÖNEM, REFORMLAR İÇİN BULUNMAZ FIRSAT”

 

Enerji Sanayicileri ve İşadamları Derneği (ENSİA) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Vatansever, 31 Mart yerel seçimleri sonrasında göreve gelen belediye başkanlarının, yenilenebilir ve temiz enerji kaynaklarına önem vermesi gerektiğini belirterek, “Vatandaşların katılımıyla güçlendirilecek enerji kooperatifleri, yenilenebilir enerji yatırımlarının ivmelenmesinde çok önemli bir araç olabilir” dedi.

Türkiye’nin tarımda yaşanan sorunlar ve ithalat baskısı nedeniyle kooperatifçiliğin önemini yeniden anladığına dikkat çeken Vatansever, net ithalatçı olan enerji sektöründe de yerli ve yenilenebilir kaynakları artırmanın yolunun enerji kooperatiflerinden geçtiğinin altını çizdi.

Yerel seçimler sonrasında göreve gelen tüm belediye başkanlarına bu konuda açık davet yaptıklarını kaydeden Vatansever, önerdikleri sistem hakkında şu bilgileri verdi:

 

// “TARIM VE ENERJİ… İKİSİ DE İTHÂL…”

 

“Yenilenebilir enerjide son 10 yılda tüm dünyanın alkışladığı bir başarı sağladık. Rüzgâr enerjisinde kurulu gücümüz son on yılda 50 kat, güneş enerjisinde yüz kat arttı. Ancak tarım ürünlerimizdeki ithalat hepimizi nasıl düşündürüyor ve üzüyorsa, enerji ithalatı da hepimizi düşündürmeli. Enerji kooperatifleri bugüne kadar arzu edilen ivmeyi yakalayamadı. Bu durumda merkezi ve yerel kamu otoritelerinin konuya ilgisiz kalmasının da etkisi var kuşkusuz… Kırsal kalkınma stratejilerinde çok önemli paya sahip olan enerji kooperatiflerinin, yerel yönetimlerin öncülüğünde yaygınlaşması gerekiyor. Halkımızın katılımıyla zenginleşen çoğulcu bir yapı kurgulanmalı. Bu yapının gerek rüzgâr, güneş, biyogaz ve jeotermal enerji üretiminde gerekse enerji yatırımların yerli ekipmanlarla gerçekleştirilmesinde etkili olacağını düşünüyoruz. Enerji kooperatifleri, kamu otoritesinin denetim ve gözetiminde bono ve tahvil gibi borçlanma araçları yoluyla, yatırımlarının finansmanını da sağlayabilir. Bu senaryoda sihirli sözcük ‘güven’dir. Herkesin güvenebileceği ve yatırım yapabileceği bir kurumsal yapının, ülkemizin enerji kaynaklarının çeşitlenmesinde ve ithal enerji kaynaklarına olan bağımlılığın azaltılmasında etkili olacağına inanıyoruz. Bu nedenle hangi partiden olursa olsun, yeni seçilen başkanlarımızın ajandalarında enerji kooperatiflerinin olmasını önemsiyoruz”

 

 

 

 

 

// ALMANYA VE DANİMARKA ÖRNEĞİ

 

ENSİA Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Vatansever, rüzgâr ve güneş enerjisinde başarıyla uygulanan Yenilenebilir Kaynak Alanları (YEKA) ihalelerinin, enerji kooperatiflerinin de yer alacağı şekilde kurgulanması

gerektiğini söyledi. Almanya ve Danimarka’nın yenilenebilir enerjide elde ettiği başarının altında, enerji kooperatifleri olduğunu hatırlatan Vatansever, Enerji Bakanlığı’nın dünyadaki iyi uygulama örneklerini dikkate alarak, bu yapıları destekleyici mevzuat düzenlemelerini bir an önce hayata geçirmesini beklediklerini sözlerine ekledi.

 

KUTU

“SEÇİMSİZ 4 YIL, REFORMLAR İÇİN BÜYÜK FIRSAT”

 

Türkiye’nin 31 Mart seçimlerinden sonra en az dört yıl sürecek seçimsiz bir döneme girdiğine işaret eden Hüseyin Vatansever, bu sürenin ekonomide kapsamlı bir reform ajandası için bulunmaz bir fırsat sunduğunu vurguladı.

Vatansever, şöyle devam etti:

“Üretimde, işsizlikte, enflasyonda yapılacak işlerimizin listesi giderek kabarıyor. Yerli ve yabancı yatırımcıların iştahını yeniden kabartacak, maliye ve hukuk ayakları sağlam şekilde tahkim edilmiş köklü bir reform sürecine olan ihtiyacımız çok fazla. Hükümetimizin, iş dünyasının önerilerini de dikkate alarak üretime ve ihracata dayalı bir büyüme planını yenden uygulamaya almasını bekliyoruz. Türkiye’nin rüzgar ve güneş başta olmak üzere yenilenebilir enerjide hızının kesildiğini üzülerek gözlemliyoruz. Rüzgâr enerjisindeki kurulu gücümüz 2018’de yüzde 7,2 artarak 7 bin 370 Megavat’a (MW) ulaştı. Ancak geçen yıl devreye alınan 497 MW’lık yatırım, son 7 yılın en düşük değeri olarak dikkatimizi çekiyor. 2016 yılında 1,387 MW gücünde rüzgâr enerjisi santralinin devreye alındığını hatırlamamızda yarar var. Yatırım hızında bir azalma yaşıyoruz. Yapılacak reformların, yavaşlama eğilimi gösteren bu yatırımları da tahrik edeceğini düşünüyoruz